10 Kasım 2009 Salı

İfoş artık evinde...

Annemi evinde, ait olduğu yerde görmek o kadar güzel ki!!!
40 gün kaldığı hastaneden ayrılmak hüzünlü, bir o kadar da keyifli idi. Hastane personeli ve hemşirelerin içi annemden ayrılırken çok buruktu. Ne de olsa İfoş'un odası onlar için bir kaçış noktası idi. Fatoş hemşire '333'e gelmek için bahane yaratıyorum' demiyor muydu hep...
İfoş artık güzel evinde, sevgililerine yeniden kavuştu. Eski düzene dönmek birazcık vakit alacak. Doktorumuz Korhan çıkışta, eskiye dönmenin yazı bulacağını tekrar hatırlattı.
Bir süre daha sevdiği dostlardan uzak kalacak ama telefonu yanı başında ve de sevdikleri ile sohbet onu gerçekten de mutlu ediyor...

3 Kasım 2009 Salı

Prof.Dr.Korhan Taviloğlu'ndan...


Gözünüz aydın olsun. İffet Azak'ın son hali 03.11.2009 itibari ile resimde görüldüğü gibidir. Haftaya bugün bir sürpriz gelişme olmadıkça evinde olmasını planlıyoruz.

Saygılarımla,

Dr. Korhan Taviloğlu
Genel Cerrahi Profesörü
Şişli ve Kadıköy Florence Nightingale Hastanesi

2 Kasım 2009 Pazartesi

Sizlerin duaları ve sevginiz beni hayata döndürdü.
Hepinizi sevgiyle kucaklıyorum.
İffet

30 Ekim 2009 Cuma

Son tomografi sonuçları çok iyi

Bugün çekilen,son Tomografi sonuçları dört-dörtlük çıktı:))
Pankreas etrafındaki,bir türlü gitmek bilmeyen suyun, 2/3 ü yok olmuş.
İfo artık yiyor,yürüyor,gülüyor.
Korhan;"Böyle gidersen, daha çabuk çıkarsın" demiş.(Yani 2 hafta daha demek oluyor bu).
Hepiniz kendinize iyi bakın;
Daha çok hareket.
Daha az yemek (tatlıyı,tuzluyu,kızartmayı,unluyu kesin).
Dostlarınızla beraber...Daha çok gülün:))).
Not:Sağlık sigortalarınızı aman ihmal etmeyin.
Birincisi;Gerekli teçhizatın olduğu bir ortam olmasaydı...mesela bir kasabada olsaydı,hasta çoktan ölmüştü.
İkincisi;Zaten hastasınız ve hasta yakınısınız.Şefkat ve ilgiye ihtiyaç duyarken..."lakayıt bir ortam" çok moral bozucu oluyor.
Üçüncüsü:Evinizi satmak zorunda kalmayın bu tedavi için.
Çok şükür annem buna hep önem verdi.
Yani kısacası:
Hırsız girmeden,siz alarmı koyun:)

28 Ekim 2009 Çarşamba

İfoş Erken Çıkmak İçin Gayret Ediyor


İfoş gitgide iyiye gidiyor.
Normal yaşantısına dönmek için yürümek ve yemek zorunda.Bu da ilk başlarda gerçekten çok zor.Kaslar hareketsiz kaldığı,mide de uzun süre çalışmadığı için biraz zorlanıyor.
Pankreatite bağışıklık yok.Yani her an tekrar olabilir.
Annem bunu duyunca; "birdaha olursa, sakın beni kurtarma!!!" diye bana nasihat etmeye kalktı.Hastane ortamında bu depresyon "normal" diyorlar.
Bu arada,Osman Azak,neredeyse 20 gündür İfoş'unu göremiyordu.Geçen gün takım elbisesini giyip, güzel kokularını sürüp, heyecanla ziyarete gitti "zevcesini".
Eskiler bir başka hakikaten:).
O İstanbul beyefendisi,hanımefendisi insanların, nasıl çocuk yaptıklarını hep merak etmişimdir:))
"Hanımefendi biraz şöyle uzanırmıydınız.Hafif te kıbleye dönünüz lütfederseniz"....
"Mazuratım var beyefendi,size yazılı olarak bildirmiştim" :)))
(Moral...herşeydir.Siz de,mutlaka gün içinde gülecek birşeyler bulun).
Not:Galatasaray Lisesinde yatılı okuyunca, annemden yeterli terbiyeyi alamadım da.

25 Ekim 2009 Pazar

Prof.Dr.Korhan Taviloğlu'ndan...

Bu sabah yaptığım vizitte tedavinin 25. gününde İffet hanımı ilk kez ayakta ve yürürken gördüm. Bu tabii ki bizim açımızdan iyileşme sürecine girmesinin en güzel kanıtlarından bir tanesi. Şu anda tetkik ve bulguları sağlıklı gidiyor, ortalama en az 20 günlük bir hastane süreci daha var. Taburcu olana kadar KESİNLİKLE ziyaret yasağı var. Malum mevsim olarak domuz gribi vb. birçok solunum ile bulaşan hastalıklar olması ve kendisinin pankreatit hastalığına bağlı akciğerlerinde sıvı olması nedeniyle her türlü enfeksiyona çok açık. Bu nedenle kendisine küçük bir bebeğe gösterilen özeni göstermemiz gerekiyor. Bu konuda sizlerin anlayış göstereceğinizden şüphem yok zaten. Onu sizlere sağ salim ve eski iyi hali ile geri vermeye yoğun uğraş veriyoruz. Bugün ben kendisine Fenerbahçe – Galatasaray maçına gideceğimi söyleyince benden mutlaka sonucu maç sonunda haber vermemi istedi ve ben de öyle yapacağım.

Saygılarımla,
Dr. Korhan Taviloğlu
www.taviloglu.com

24 Ekim 2009 Cumartesi

Tahlil sonuçları da temiz :)

ERCP sırasında yapılan biopsi sonuçları geldi az önce. Tertemiz...
Bundan sonra İfoş'a gerekli olan en önemli şey moral ve güç! Oldukça halsiz ve kansızız. Bugün tekrar kan verildi, bir nebze halsizliğini azaltacak bu işlem. Artık, sık sık kısa da olsa yürümemiz ve iştahımızın açılması gerekiyor.
Hadi İfoş, bunun da üstesinden geleceksin sen!!!

23 Ekim 2009 Cuma

Bunu da atlattık!!!


Dün öğlen ERCP yapıldı ve de bunca sıkıntıya neden olan problem anlaşıldı. Safra yolları daralmış ve yolu çamur tıkamış. Çamur ve tortular temizlendi, daralan yola stent takıldı. Bu stent 1-2 ay sonra alınacak.
Biraz önce de doktorumuz geldi. Operasyonun son derece başarılı geçtiğini artık bundan sonra herşeyin daha iyiye gideceğini söyledi. Moralimiz düzeldi :)
Annem canlanınca Galatasaray da canlandı, gol yağmuru başladı.
Henüz ziyaretçi kabul edemiyoruz ancak yoğun bakım hemşireleri bir bir annemi ziyarete çıkıyorlar. hepsinin kalbini fethetmiş İfoş...

21 Ekim 2009 Çarşamba

Hastane odamızı hemencecik eve çevirdik :)
tabii ki tüm kat personelinin sevgilisi oldu hemencecik annem. Ama oldukça yorgun ve de neler atlattığının farkına yeni vardı...
Yavaş yavaş kaldırmaya ve de yürütmeye başladılar ifoş'u. Kaytarmak istiyor ama ne mümkün!!! Başında Ender Berker'in yetiştirdiği fizik tedaviciler var.
Perşembe ya da Cuma günü birazcık daha yorulacağız. ERCP görüntüleme işlemi ile Pankreastaki problemi yapan olay araştırılacak ve de gerekirse küçük bir müdahale yapılacak. Annem bu işlemden biraz ürküyor, gücüm yok diyor ama elbetteki üstesinden gelecek bunun da!

* Akşamları yatmadan önce blog sayfasında yazdıklarınızı okuyor ve çok duygulanıyoruz. (Bakmayın aslında ağlayan benim :))

20 Ekim 2009 Salı

Yoğun bakımdan odama çıktım. Daha yolun başındayım. Pankreatit tedavisine daha yeni başlıyoruz. hepinizi çok özledim, çok görmek istiyorum ama 15 gün daha doktor ziyarete izin vermiyor.
Sizi çok seviyorum. Yazdıklarınızı okudum, çok mutlu oldum.
İffet

18 Ekim 2009 Pazar

Yoğun Bakımın Sevgilisi...


Tabii ki, tatlı dili, gülümseyen gözleri ile hemen bütün hemşirelerin kalbini kazanmış İfoş.
Sabah annemi görmeye gittiğimde şansıma Korhan da yanından çıkmak üzereydi. Gidişatı gayet iyi buluyor Korhan. Yarın yapılacak konsültasyondan sonra odaya ne zaman çıkacağı belli olacak. En az 15 gün daha hastanedeyiz gibi ama annem bu durumdan son derece memnun. Bana 'ne kadar yorgun olduğumu sana anlatamam Emine' dedi bu sabah. Gazete, dergi ister misin dedim, 'Sadece uyumak, dinlenmek istiyorum' dedi. Tabii arada bir koşu eve gidip gelmek istemesini saymazsak :)
Osman Azak'ı aradık telefon ile. 20 gün üzerine ilk defa konuştular. İfoş babama' Osman'cım, bu zor günlerde hep senin yaşama olan bağlılığını, azmini ve direncini örnek aldım, sen bana ışık tuttun' deyince babam telefonda ben de annemin yanında ağlamaya başladık. Annem konuşmaya paylaşmaya başladı ya, yanından hiç ayrılmak istemedim!!
İfoş'a gerçekten de çok iyi bakılıyor, aklımız arkada kalmıyor hiç.

15 Ekim 2009 Perşembe

Bu akşam İfoş'u gördüm.Gayet iyiydi.
Bana: "Burası Kenya mı?" dedi...Dondum kaldım.
Sonra ; "şaka,şaka o kadar da olmadım" dedi:))
Benden, evde yapılmış bir güzel kek ve Yeni birkutu Nescafe istedi.
Seyhan Halam nefis bir kek döktürmüş...Onu ,yemeden götürmek, benim için ciddi bir imtahan oldu:))
Götürdüm(yani yemedim anlamında!!)....Oradaki hemşirelere verdi...
Normal yemek yedirmeye başlamışlar.Hatta kaldırıp yürütmüşler.
Bana dedi ki;"Bir tane cadı fizyoterapist var,canıma okuyup,hiç yüz vermiyor,o gelince uyuma numarası yapıyorum ama yemiyo"...
Normal yemesi gelişirse ve barsakları çalışırsa,haftaya odaya çıkarmak istiyorlar...

14 Ekim 2009 Çarşamba

İfoş'tan hepinize sevgiler....Video'yu tıklayın:)
Sadece burundan besliyorlardı,"bugün öğle yemeğini normal yedirmeye çalışacağız" dediler.
Korhan'a; "Eve , 2 saatliğine gidip, işlerimi halledip gelsem olur mu?" demiş....Korhan şok olmuş.
Bugün Didem'le yanında uzunca kaldık...Bana bir sürü talimat verdi.Babamın ilaç ve tahlillerini hatırlattı...Düzenli ödemeleri,viza vs...vs....
Yani Anlayacağınız;
""""İfo is back"""" :)))

13 Ekim 2009 Salı

İfoş'umuz artık bizimle!!!

Bu sabah nefes borusundaki borular çıktı, birkaç gün maske kalacak.Halen burundan besleniyoruz ama birkaç güne ondan da kurtulacak gibi İfoş...
Annem yanında olduğum 10 dakika boyunca aralıksız konuştu :) Eeee onca gün susmak kolay mı bu kadar sosyal bir insan için??!!!
Hepinizin sevgisini, geçmiş olsun dileklerini tek tek ilettim. O da zaten dışarıdan haberleri almak için can atıyordu, sordukça sordu.
Karşısında yatan hastaya hemşire ile moral yolluyormuş, hasta yakınları beklerken söyledi.
Her zamanki gibi gene pozitif annem; gayet iyiyim, bana çok iyi bakıyorlar diyor.
Odasına çıkmasına az kaldı, hepimizin gözü aydın!

p.s. Yarın sabahtan cumartesi akşama kadar kısa bir yurtdışı seyahatim olacak. Abimden annem ile ilgili haberleri alır almaz sizlere yazacağım, gecikme olursa lütfen merak etmeyin...

Sevgiler,
Emine

12 Ekim 2009 Pazartesi

Son son...değişen fazla birşey yok.
Artık sabretmesi lazım...Bugün biraz yorgun gördüm.Normal bence.
Sağlık verileri iyi.Oksijeni neredeyse kesmek üzereler.Tam emin olunca da alet desteğini kesecekler.
Korhan,"hafta sonu Kongredeyim, riske etmek istemiyorum" dedi.Pazartesinden önce yoğundan çıkarmayacak.
Biz de sabredeceğiz.
Aslan İfoş başardı:))

Günaydın!!!

Güzel bir hafta olsun bu hafta...
Solunum borusundan kurtulma egzersizleri başladı. Eğer iyi giderse çalışmalar bugün yarın çıkacak gibi boru. Onun dışındaki sıkıntılarını atlattı gibi İfoş. Elleri ve gözleri ile talimatlar vermeye başladı bile :)
Gene de, her ihtimale karşı, öbür pazartesiye kadar yoğun bakımda kalacağız. Bu şekilde hem enfeksiyon riski azalmış olacak, hem de daha az yorulup, daha güvende olacağız.
Tüm emeğin, içtenliğin, bilgin ve becerin için tekrar teşekkürler Prof.Dr.Korhan Taviloğlu!!!

11 Ekim 2009 Pazar

Saat 18 civarı İfoş'u gördüm.Sıkılmaya başlamış;yani durum iyi demektir:)
Ağzında oksijen borusu,burnunda yemek borusu,kollarında,parmağında elektrotlar,devamlı aydınlık bir ortamda uyanık olmak daha zor gerçekten.Ben sordum,o gözleriyle cevapladı.Biraz nefes almakta zorlanıyor,hep yatmaktan sırtı ağrıyor."Ben ne zaman buradan çıkarım" bakışları attı,fazla yüz vermedim.
"Ne güzel bak dinleniyorsun işte" dedim...kötü baktı:)
Aklıma gelen herkesin ismini saydım, çok mutlu oldu.

10 Ekim 2009 Cumartesi

Bugün akşamüstü annemin yanındaydım. Artık bilinci tamamen açık. Gözleri ile konuştu benimle :) Ağrısı yokmuş ama sıkıntılı tabii. Burundan besleniyor ve de nefes borusundaki borular oldukça rahatsız edici. Ciğer problemi henüz bitmiş değil. Bugün biraz da ateşi yükseldi. Doktoru bu ateşin 1 ay inip çıkacağını söylüyor.
Artık pazartesi günündeki permormansını bekliyoruz İfoş'un. Makinaya bağlı olmadan rahat nefes alabilirse hafta ortası gibi yoğun bakımdan çıkabilecek.

P.s. IPod'unu taktım, çok mutlu oldu :)))

9 Ekim 2009 Cuma

İfoş'um gözlerini açtı!!!

İlacın dozunu azaltır azaltmaz gözlerini açmış annem!!! Gözleri ve başı ile söylediklerimi onaylıyor.
Tüm arkadaşlarının, ailemin, sevgililerinin selamlarını ilettim, gözleri doldu!!!
Sayruş, sağ omzunda oturduğunu söyledim,
Nur'cum, hadi İfoş ayaklan cimbomun durumu fena dedim!!!
Gülsen teyzecim, yarın sabah kulaklıklarını takıp opera dinleteceğim anneme

İfoş yerinde iki dakika duramaz ki, çok bile kaldı gözleri kapalı.....

Her geçen gün biraz daha iyiye gidiyoruz...

Annemin yanından geliyorum. Bu sabah çok daha iyi görünüyor. Hala derin uykuda ama serum artık kesildiğinden vücuttaki şişlik tamamen indi gibi. Dünden bu sabaha %35 su atmışız.
Nabız gayet iyi, hala solunum problemi var.
Bu şekilde devam ederse, haftasonu bir terslik olmaz ise pazartesi ayıltmaya başlayacaklar İfoş'u. Bugün 2 uyku ilacından biri kesildi.
Yavaş yavaş da olsa güzel gelişmeler :) Bekliyoruz...

8 Ekim 2009 Perşembe

Ey Ahali,Eh-li İffet,Romalılar:)
İfoş daha iyi.Olaya sebep olan pankreas, şimdi çok iyi durumda.Ama bu hastalığın kötü etkilediği akciğerler, biraz zor toparlanıyor,yani su topluyor.O suyu almakla da hemen olmuyor.Sağlık armonisini sağlamak öyle pek kolay değil.Yoğun antibiyotik verip pankreas düzeltilirken,karaciğer ve böbrekler kötü etkileniyor,diyare oluyor.Kalp yüksek ritimlere çıkıyor.
Satranç gibi;piyonlar,vezir,kale,at dikkatle ayarlanıyor.Amaç "mat" olmamakSsaate karşı bir direniş ve yoğun çaba.Prof Korhan herşeyini veriyor,minnettarız.Dolayısı ile önümüzdeki pazartesi ancak "alet desteğinden" çekebiliriz diyorlar.Ondan sonra bir süre daha yoğun bakımda kalınacak.
Akciğerler o kadar hassas ki,en ufak istenmeyen bir virüs-bakteri, herşeyi berbat edebilir.
İşte bizlere burada büyük görev düşüyor.
Hepinizin İfoş'a, en azından bir merhaba demek istediğinizi biliyorum.Ama bu merhaba belli önlemler altında olmazsa (maske vs...),sevgimizle onu tekrar acil bakıma yollamamız an meselesi olur.Ciddi olarak dinlenmeli.
Tüm ayrıntıları sizlere yazacağız.Hatta yarın, size yoğun bakımdan, İfoş'un uyurken resmini çekip yollayacağım.
Emin olun, pozitif enerjiniz ve dualarınız, İfoş'a hayat veriyor.Eksik olmayın.
Murat Azak

Gözümüz Aydın!!!

Az önce Korhan'ı gördüm. Bana ilk defa 'Gözünüz Aydın' dedi :)
Dün tomografi yapılmış, pankreasta bir çürüme ya da bozulma yokmuş. Ciğerlerde hala su var ama bunun ana nedenlerinden biri de uzun süre yatıyor olması annemizin. Enfeksiyon hemen hemen bitmiş. Bugünden itibaren serumu kesip mamaya geçmeyi planlıyor Korhan. Gene de en iyi şartlarda İfoş'u pazartesi ayıltmayı düşünüyorlar.
Bundan sonra sizlere hep böyle güzel haberler vermeyi umuyorum...

Sevgiler,
Emine

7 Ekim 2009 Çarşamba

Güzel uykuya azcık daha devam...

Sabah yoğun bakımı doktoru ile görüştüm. Genel durumumuz ciğerler dışında gayet iyi. Ciğerlerin %30'u su dolu olduğundan sıkıntı devam ediyor. Bugün su boşaltacaklardı ama bu işlemi ertelemişler. Kendi kendine iyiye gittiği için bu kararı aldılar diye anladım.
Genel durumu görebilmek için bugün ya da yarın tomogrofi yapmak istiyorlar, bekliyoruz sonuçları.
Her ne kadar uyuyor duymaz seni deseler de (kimi hasta hatırlarmış) ben her seferinde annemle konuşuyorum. Dün akşamdan beri 'İfoş'um' dediğimde gözünü açmak ister gibi yapıyor. Bunu bir kaç kere yaptı :)
Annem çok azimli ve de güçlüdür. Bana, sabahları belinden dolayı çok kötü kalktığı günlerde, kendi omzuna vurup 'Aslan İfoş' dediğini söylerdi. Şimdi ben aynı sözleri annemin kulağına fısıldıyorum.
Sevgiler...

6 Ekim 2009 Salı

Az önce hem annemi hem de Korhan'ı gördüm.
Annem güzel güzel uyuyor. Hiçbirşeyin farkında olmaması aslında en iyisi onun için!
Şu an üstesinden gelmesi gereken bir tek akciğer problemi kaldı, onun dışında gidişat gayet olumlu diyor Korhan. Ciğerleri su dolu olduğundan makina desteğini bir süre daha kesemiyecekler gibi. Yarın, herşey yolunda giderse, ciğerlerinden su çekecekler. Bunu birkaç kez yapma gereği olabilecek.
Bu haftasonu, hatta öbür pazartesinden önce uyandıramayabilirler annemizi. Sonrasında da 30-40 güne varan hastane bakımı gerekecek.
Yavaş yavaş da olsa bu işin üstesinden gelecek İfoş!

İfoş'un son durumu...

Annemizi bu sabah göremedik ama aksi bir durum söz konusu değil. Akşam üstü hem onu hem de doktoru gördüğümüzde size daha detaylı bilgi vereceğiz.

5 Ekim 2009 Pazartesi

İfoş her geçen gün, ağır ağır da olsa iyiye gidiyor! Kalbin düzenli çalışması için verilen ilaç tamamen kesildi. Solunum için halen makinaya bağlı ama doktorumuz ilerlemeden memnun. Nabız 110-120 arası değişiyor. (iyiye gidiyor, düşüyor!) Yarın akşam ayıltmayı umuyor Korhan ama bu değişebilir de...
Sevgili kuzenlerim, canım halam. Sizler yanımızda olmasaydınız bu işin altından böyle kolay kalkamazdık.
İyi ki varsınız.
Emine-Murat

bu sabahki durumumuz...

Hayati tehlikeyi atlattık gibi duruyor. Sanırım annemizin durumu daha stabil. Bu akşam ya da yarın sabah, yavaş yavaş İfoş'u ayıltmaya başlayacaklarmış . Herşey yolunda giderse haftasonuna doğru yoğun bakımdan çıkacağız :)

4 Ekim 2009 Pazar

İyiye gidiş başladı gibi...

Bu akşam İfoş'un durumu daha iyi. Nabız 120'ye düştü. Akciğer oksijenin %85'ini makina desteği ile alırken bu akşam itibari ile bu oran %55'e düşmüş. Trombosit değeri düşük ama Korhan bunun verilen ilaçlardan dolayı olduğunu düşünüyor ve ilacı durdurmuş.
Moralimiz bugün azcık daha iyi.
Annemiz son derece güçlüdür, az kaldı aramıza dönmesine...

Reyhan Erez’den

Emineciğim,

İsteğin doğrultusunda, yanlış yorumları önlemek amacıyla ekteki anlatımı yazıyorum.

Akut pankreatit nedir? Yemekleri sindiren enzimlerini normalde barsak içine salgılayan pankreasın, bu enzimleri barsak dışına taşırıp çevre organların da eritilerek zarar görmesine yol açan durumdur. Bu arada, her ne kadar, “it” son takısının sadece mikroplu durumları yansıttığı sanılırsa da, bu son takı ve “inflammation” (iltihap) deyimi, tıpta her türlü çalışma bozukluğunu da belirtir ( romatoid artrit denen eklem bozukluğu gibi). Pankreasın bu durumuna yol açan başlıca faktör karaciğer içi safra yollarının tıkanmasıdır. Bu tıkanma, mutlaka ciddi bir karaciğer bozukluğu gerektirmez. Geçirilmiş safra kesesi operasyonu gibi olaylar sonrası oluşabilecek küçük tıkanıklılar dahi zamanla pankreatite yol açabilir. Akut pankreatitte, yıllar önce, pankreas-karaciğer dışı bir organda geçirilmiş mikroplu bir hastalık etken değildir. Zaten, akut deyimi yeni gelişmiş bir olayı anlatır. Genel organ bozuklukları gibi bir tabloda ek mikroplanmaların gelişmesi olagandır. Yapılacak tedavi, gelişmelerin izlenmesi ve bunlara göre önlemlerin alınmasıdır.

İffetin durumu takip edilmektedir. Emine'den yeni bilgiler aldıkça hepimiz daha iyi aydınlanacağız ve umarım hastalık kısa zamanda altedilecektir.

Sevgiler,
Reyhan Erez

3 Ekim 2009 Cumartesi

Bu sabah ve akşam Korhan'ı ve de arkasından annemizi gördüm.
Korhan hızlı ilerleme beklememiz gerektiğini sık sık vurguluyor. Öbür pazartesiye kadar ifoş'un yoğun bakımda kalacağı kesinleşti gibi. Nabız hala 140 seviyesinde, ciğerler su atamıyor. Ama böbrekler iyi durumda...
Annemizin bilinci tamamen kapalı, ilaç ile bunu sağlıyorlar. Ben gene de ellerini tutum, okşadım ve tüm arkadaşlarının sevgisini ilettim, ne çok seveni olduğunu , en kısa zamanda onun güzel sofrasında toplanmak istediğimizi söyledim.
Sevgiler...

1 Ekim 2009 Perşembe

Nasıl başladı?...

29 Eylül salı akşamı annemleri taşımak üzere Tuzla’ya gittim. Annemin yarım saat önce karın mide bölgesinde ağrı başlamıştı. Gaz dedik, İfoş gene tatlıyı kaçırdı dedik. 2 saat ağrı kesilmeyip aksine şiddetlenince John Hopkins’e acile götürdük. Tetkikler yapıldı, ağrı kesiciler yapıldı ama annemin ağrıları dayanılmaz oldu. Sonogrofi ve kan tahlilleri sonucu İfoş’un çok ciddi akut Pankreatit geçirdiği ortaya çıktı.Kuzenimiz Profesör Korhan Taviloğlu’nun yönlendirmesi ile gece yarısı annemi Şişli Florence Nightingale’e transfer ettik. Morfin ve yüklü ağrı kesiciler sayesinde sabah 4’te ağrıyı hissetmez oldu annem. Tomogrofi çekildi ve sabahtan öğleye kadar farklı doktorların konsültasyonu alındı. Akşamüstü Korhan durumun çok ciddi olduğunu annemin çok kritik durumda olduğunu söyledi ve İfoş dün akşam yoğun bakıma alındı. Sabah değerler hiç iyi değildi ancak az önce Korhan annemin ilaç tedavisine olumlu tepki vermeye başladığını söyledi. Ciğerler su topladı, böbrekler çok kötü etkilendi ve kalp problemi var (Tansiyon çok düşük ve nabız çok yüksek) Bu değerler az olsa da düzeldi akşam.
En az pazartesiye kadar yoğun bakım sonrasında da 20-25 gün hastaneyi göze almamız gerekiyor maalesef. İLK 3 gün çok kritik.
Annemiz çok emin ellerde, lütfen merak etmeyin. Korhan hastanenin cerrahi bölüm başı ve de konuda çok tecrübeli. Babam gayet iyi. Halam, kuzenlerim evi boş bırakmıyorlar. Abim ve ben de dönüşümlü İfoş’un başındayız. Şu an hastanede kalmıyoruz.
Bana cep telefonumdan her zaman ulaşabilirsiniz, ben de sizi habersiz bırakmam. Babam da evde, telefonlarda herkese izah yapıyor.